TÜİK’in ilk kez yayımladığı 2024 “Türkiye Kadına Yönelik Şiddet Araştırması”, kadınların boşandıktan sonra dahi yüksek oranda psikolojik, ekonomik ve fiziksel şiddete maruz kaldığını ortaya koydu. Araştırmaya göre kadınların yüzde 28,2’si psikolojik, yüzde 18,3’ü ekonomik, yüzde 12,8’i fiziksel şiddet gördü.
Birgün’den İlayda Kaya’nın haberine göre; Türkiye’de kadınların yaşam hakkı ve güvenliği tartışmaları sürerken, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından hazırlanan ve 18 bin 275 kadınla yapılan 2024 yılı “Türkiye Kadına Yönelik Şiddet Araştırması” ilk kez yayımlandı.Araştırma, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı adına, TÜBİTAK 1007 Programı kapsamında Marmara Üniversitesive TÜİK işbirliğiyle yürütüldü.
Veriler, Türkiye’de kadınların boşandıktan sonra dahi erkek şiddetinden kurtulamadığını gözler önüne seriyor. Boşanan kadınların yüzde 62,1’i psikolojik, yüzde 42,5’i ekonomik, yüzde 41,5’i fiziksel şiddete uğradı.
Fiziksel şiddette 35-44 yaş grubu zirvede
Kadınların yaşamlarının herhangi bir döneminde uğradıkları şiddet türlerine bakıldığında, yüzde 28,2’sinin psikolojik, yüzde 18,3’ünün ekonomik, yüzde 12,8’inin ise fiziksel şiddet yaşadığı belirlendi.Fiziksel şiddetin en yüksek olduğu grup yüzde 14,7 ile 35-44 yaş aralığındaki kadınlar oldu. Bu grubu yüzde 14,3 ile 45-59 yaş, yüzde 11,9 ile 25-34 yaş grubu izledi.
Evli kadınların yüzde 26,4’ü psikolojik, yüzde 19,9’u ekonomik, yüzde 11,6’sı fiziksel şiddet gördü. Daha önce evlenmemiş kadınların yüzde 25,7’si psikolojik, yüzde 14,2’si dijital şiddete, yüzde 13,4’ü ısrarlı takibe maruz bırakıldı.
Eğitim seviyesi düştükçe ekonomik şiddet artıyor
Ekonomik şiddet oranı eğitim düzeyine göre değerlendirildiğinde, okul bitirmeyen kadınlar yüzde 31,8 ile en yüksek grubu oluşturdu. Yükseköğretim mezunlarında bu oran yüzde 8,9’a kadar geriledi.
Psikolojik şiddet gören kadınların yüzde 34’ü özel sektörde, yüzde 31,9’u kamu sektöründe çalışıyor. Ekonomik şiddete uğrayanların ise yüzde 21,1’i özel sektörde, yüzde 10,6’sı kamuda istihdam ediliyor.
Fiziksel şiddetin en yüksek olduğu bölge Kuzeydoğu Anadolu (yüzde 25,9) olurken, en düşük oran Ortadoğu Anadolu’da (yüzde 8,8) kaydedildi.
Son 12 ayda şiddet oranı hâlâ yüksek
Araştırma, son bir yıl içinde de kadınların ciddi oranda şiddet gördüğünü gösteriyor.
Son 12 ayda kadınların:
- yüzde 11,6’sı psikolojik,
- yüzde 3,7’si dijital,
- yüzde 3,2’si ekonomik,
- yüzde 3,1’i ısrarlı takibe,
- yüzde 2,6’sı fiziksel,
- yüzde 0,9’u cinsel şiddete uğradı.
Psikolojik şiddet özellikle yoğun kentlerde yüzde 12,2’ye ulaştı.
Genç kadınlar dijital şiddetin hedefinde
En fazla şiddete uğrayan grup, 15-24 yaş aralığındaki genç kadınlar oldu. Psikolojik şiddet yüzde 15,2, dijital şiddet yüzde 7,3 oranında bu yaş grubunda görüldü.
Ekonomik şiddet oranı eğitim düzeyiyle ters orantılı biçimde artarken, evli kadınlar son 12 ayda yüzde 10,2 oranında psikolojik şiddete uğradı. Boşanmış kadınlarda fiziksel şiddet oranı yüzde 5,2’ye kadar çıktı.
Şiddetin bahanesi ‘öfke kontrolü’
Araştırmaya göre, evli olduğu veya birlikte olduğu kişi tarafından şiddet gören kadınlar, en sık “erkeğin öfke kontrolü sorunu” bahanesiyle karşı karşıya kaldı. Bu gerekçe yüzde 21,7 oranla ilk sırada yer aldı.
Bunu yüzde 13,3 ile “erkeğin yetiştirilme tarzı”, yüzde 13 ile “maddi sıkıntı” izledi.
Özellikle 25-34 yaş grubundaki kadınların yüzde 28,3’ü şiddetin nedeni olarak öfke kontrolsüzlüğünü gösterdi. 45-59 yaş grubunda ise “maddi sıkıntı” gerekçesi öne çıktı.
Kadınların yarısı yaşadıkları şiddeti kimseyle paylaşmadı
Şiddete uğrayan kadınların yüzde 31,8’i yaşadıklarını kendi ailesinden bir kadınla, yüzde 10,2’si bir arkadaşla, yüzde 4,4’ü ise eşinin ailesinden bir kadınla paylaştı. Ancak kadınların yüzde 47,7’si şiddeti kimseye anlatmadı.
Araştırma yöntemi
TÜİK araştırması, 18 Kasım 2024 – 31 Ocak 2025 tarihleri arasında yürütüldü. Türkiye genelinde 22 bin 110 hanedeörneklem belirlenirken, 15-59 yaş aralığında 18 bin 275 kadın ile bilgisayar destekli yüz yüze görüşmeler yapıldı.
Çalışma, hem “yaşamın herhangi bir dönemi” hem de “son 12 aylık dönem” için fiziksel, cinsel, psikolojik, ekonomik, dijital şiddet ve ısrarlı takip türlerini kapsadı.